1926 tarihli ilk Türk Ticaret Kanunu’ndan bu yana hukuk sistemimizde yer alan fatura; esasen ticari sözleşmelere konu edimlerin ifa boyutunu belgelemeye yarayan bir vesikadır. Ticaret Hukuku kapsamındaki bu işlevinin yanı sıra vergi hukuku bakımından da ekonomik ilişkinin önemli bir ispat aracı olarak kabul edilmiş, zorunlu şekil şartlarına tabi tutularak gerçek duruma aykırı olarak tanzim edilmesi halinde bu fiili icra edenlere önemli cezai yaptırımlar öngörülmüştür. Her ne kadar gerçeğe aykırı fatura düzenlenmesine ilişkin suç tanımları ve ceza tedbirleri hukuk sistemimizde yer alsa da suç konusu fiiller ile mücadelede risk odaklı bir denetim bakış açısı geliştirilmesi ve dinamik bir analiz sürecinin oluşturulması zaruridir. Bu çalışmamızda, organize sahte fatura düzenleme vakalarının belirtilerine ve konuyla ilgili yapılacak incelemelerde kullanılabilecek aksine ispat karinelerine yer verilecektir.

Açıklamasıİndir
Makale

Makale PDF olarak indirilebilir.