İbrahim ERCAN 2011/5 0
Bu yazımızda, elektronik ortamda verilmesi gereken kesin mizan bildiriminin usul ve esasları anlatılmaya çalışılacaktır.
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.
Makale hakkında yorum yapmak isterseniz alt kısımdaki yorum alanını kullanınız.
Gelir Vergisi Kanunu'nun (GVK) 46'ıncı maddesinde 6322 sayılı Kanun'la yapılan değişiklik neticesinde, GVK'nın 51'inci maddesinde sayılan faaliyetlerde bulunmamak şartıyla, yine GVK'nın 47'nci maddesinde yazılı şartları topluca taşıyan ve arka arkaya son iki yıl alış, satış ve/veya hasılat tutarlarının her biri 48'inci maddede yazılı hadlerden düşük olan gerçek usule tabi mükelleflere, basit usule tabi olma hakkı sağlanmıştır. Bunun için söz konusu şartın gerçekleşmesini izleyen yılın ocak ayının başından otuz birinci günü akşamına kadar yazılı olarak bağlı bulundukları vergi dairelerine başvurmaları gerekmektedir. 2012 ve 2013 takvim yıllarına ait alış ve satış tutarlarının her ikisi de 48'inci maddede yer alan hadlerin altında gerçekleşen mükellefler ve 51'inci maddede sayılan faaliyetlerde bulunmamak şartıyla, basit usule tabi olabilecektir. Bu şekilde, basit usule tabi olacak mükelleflerin 31.01.2014 tarihine kadar, 01.01.2014 tarihinden itibaren basit usulde vergilendirilme talebinde bulunmaları gerekmektedir. Söz konusu şartları sağladığı tespit edilen mükelleflerin, mükellefiyet şekli Ocak ayı başından itibaren basit usul olarak tesis edilecektir.
Bilindiği üzere, 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkındaki Kanun'la* 1, gerçek ve tüzel kişilere ait olup yurt dışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının ekonomiye kazandırılması ve taşınmazların kayda alınması ile yurt içinde bulunan ancak işletmelerin özkaynakları içinde yer almayan bu türden varlıkların sermaye olarak konulmak suretiyle işletmelerin sermaye yapılarının güçlendirilmesi amaçlanmıştı. Bu nitelikte bir düzenleme, 6486 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un2 13'üncü maddesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'na eklenen geçici 85'nci madde ile yapılmıştır. Söz konusu maddeye göre, 15.04.2013 tarihi itibarıyla gerçek veya tüzel kişilerce sahip olunan ve yurt dışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların bildirim veya beyana konu edilmesine ve bazı yurt dışı kazançların gelir veya kurumlar vergisinden istisna edilmesi amaçlanmaktadır. Maliye Bakanlığı, 193 sayılı GVK'ya eklenen geçici 85'inci maddenin verdiği yetkiye istinaden, yeni varlık barışı düzenlemesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları ilişkin olarak 1 Seri No.lu Yurt Dışındaki Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Genel Tebliğ3 yayımlamıştır. Bu yazımızda, yeni varlık barışına ilişkin olarak bildirim veya beyan edilen varlıkların, bildirim veya beyan edilen varlıklar dışındaki nedenlerle yapılacak vergi incelemeleri karşısındaki durumu anlatılmaya çalışılacaktır.
Bu yazımızda, çekte vade ve reeskont uygulaması, Vergi usul Kanunu ve Gelir İdaresi Başkanlığı'nca yayınlanmış olan 30.4.2013 tarih ve "VUK-64/2013-9/ Vadeli Çeklerde Reeskont Uygulaması-2" sayılı, Vergi Usul Kanunu 64 No.lu Sirküleri kapsamında anlatılmaya çalışılacaktır.