Hasan ALTUNCU 2009/5 0
Bu çalışmada, TMS 16 Maddi Duran Varlıklara İlişkin Türkiye Muhasebe Standardı ilkeleri, vergi uygulamasında maddi duran varlıkların muhasebeleştirilme esas ve usulleriyle karşılaştırılarak değerlendirilecektir.
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.
Makale hakkında yorum yapmak isterseniz alt kısımdaki yorum alanını kullanınız.
Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 sayılı Kanun ile kurumlar vergisi mükelleflerine 31/12/2015 tarihli bilançolarında görülmekle birlikte, işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve ortaklarından alacaklı oldukları tutarların %3 vergisini ödemek suretiyle kayıtlardan çıkarabilme olanağı getirilmiştir. Ödenecek vergi ve kayıtlarda fiktif olarak yer alan tutarlar kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda şirket hissedarlarının şirkete borçlanmalarının yasaklanması ve bu yasağa uyulmaması halinde uygulanacak adli para cezası ve vergi yükleri yüksek olmakla birlikte bilançoların temizlenmesi açısından, bu Kanun?dan yararlanmak şirketler açısından önemli bir fırsat olarak değerlendirilmelidir. Gerçek olmayan kayıtlarını düzelten bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükelleflerinin yılsonu bilançolarında ortaya çıkan ticari zararın devam eden yıllarda kâr dağıtımı sırasında mahsup edilmesi vergi idaresi tarafından değişik zamanlarda verilmiş özelgelerle kâr dağıtımına bağlı tevkifat matrahını azalttığı gerekçesi ile tevkifata konu edilebilmektedir.
Türkiye Muhasebe Standartlarının (TMS) öngördüğü esaslar, muhasebe ve vergi uygulamaları açısından farklı değerleme ölçülerine tabidirler. Vergi kanunlarında mali karın tespiti belli şartlara bağlanmıştır. Aynı şekilde değerleme ölçülerinde de farklılıklar bulunabilmektedir. İştirak yatırımlarında; yatırımcı işletmenin ve iştirakin finansal tablolarının düzenlemesi, iştirak değerinin yatırımcının finansal tablosunda gösterilmesi, iştirakten gelen kâr veya zarar paylarının yatırımcı işletme tarafından finansal tablolarda gösterimi TMS 28 İştiraklerdeki ve İş Ortaklıklarındaki Yatırımlar standardı düzenlemektedir. Bu çalışmanın amacı; iştiraklere yapılan yatırımların Tekdüzen Muhasebe Sistemi ve TMS 28 Standardı açısından nasıl muhasebeleştirileceğini açıklayarak standardın getirdiği yeniliklerden kaynaklanan değerleme etkilerinin vergi mevzuatı ile karşılaştırılmasıdır.
Türkiye Muhasebe Standartlarından Maddi Duran Varlıkların Muhasebeleştirilmesi esaslarının vergi uygulamaları ile bazı hususlar dışında uyumlu olmadığı görülmektedir. Maddi duran varlıkların maliyetlerinin tespit edilmesi vergi mevzuatı ile benzerlikler taşımaktadır. Vergi kanunlarında mali karın tespiti açısından amortisman yöntemleri, kist amortisman uygulaması, amortisman yöntemlerinde değişiklik, değer düşüklükleri esasları sınırlandırılmış ve belli şartlara bağlanmış olmasına rağmen standartta geniş bir çerçeveden ele alınmış olduğu görülmektedir.