Tam mükellef bir sermaye þirketi veya sermaye þirketi niteliðindeki yabancý bir kurumun Türkiye’deki iþyeri ya da daimi temsilcisinin bilançosunda yer alan taþýnmazlar ile bilançoda yer alan ve en az iki tam yýl süreyle elde tutulan iþtirak hisseleri ya da sahip olduklarý üretim veya hizmet iþletmelerinin bir veya birkaçýnýn mevcut veya yeni kurulacak tam mükellef bir sermaye þirketine kayýtlý deðerleri üzerinden ayni sermaye olarak konulmasý kýsmi bölünme olarak kabul edilmiþtir. 5520 sayýlý Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19/3-b maddesine göre gerçekleþen bölünme iþlemlerinden doðan karlar hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir. KVK’nýn gerekçesinde; kýsmi bölünme iþleminin vergisiz olarak yapýlmasýna olanak saðlanarak, iþletmelerin daha etkin ve verimli çalýþmalarýnýn ve böylelikle ayný þirket bünyesinde yürütülen birden çok hizmet veya üretim faaliyetinin ayrýþtýrýlarak, yeni oluþturulacak iþletmelerin belli alanlarda yoðunlaþarak uzmanlaþmasýnýn, verimli ve kârlý kuruluþlar haline getirilebilmesinin amaçlandýðý ifade edilmiþtir. Buna göre, þirket sermaye yapýsýný güçlendirmek amacýna, yeniden yapýlanma yoluyla verimlilik ve karlýlýðý artýrmaya ve belli alanlarda yoðunlaþarak ihtisaslaþmanýn gerçekleþmesine hizmet etmeyen devir iþlemlerini kýsmi bölünme kapsamýnda deðerlendirmek mümkün deðildir.

VUK'un 324. maddesine göre, alacaklýnýn alacaðýndan vazgeçmesi üzerine borçlu, defterlerinde özel bir karþýlýk hesabý açýp üç yýl içinde çýkacak zararla mahsup edilmek üzere bu alacaðý (borcu) takip edecektir. Bu sürede mahsup edilmeyen karþýlýk kar hesabýna alýnacaktýr. Alacaðýn vazgeçildiði iþletme bünyesinde, bekleme süresi içerisinde doðan zarar, öncelikle karþýlýk hesabýna alýnmýþ olan vazgeçilen alacaktan mahsup edilecektir. Geçmiþ yýl zararlarý ise kaynaðý ne olursa olsun üç yýllýk bekleme süresi içinde vazgeçilen alacaktan yani karþýlýk hesabýndan mahsup edilemeyecektir.

Dernekler, kazanç paylaþma amacý dýþýnda, kanunlarla yasaklanmamýþ belirli ve ortak sosyal bir amacý gerçekleþtirmek üzere þahýs topluluðu þeklinde, vakýflar ise gerçek veya tüzel kiþilerce bir malýn belli bir amaca tahsis edilmek üzere mal topluluðu þeklinde kurulmaktadýr. KVK?nýn 1. maddesinde kazançlarý bu kanuna göre kurumlar vergisine tabi tutulacak mükellef gruplarýna yer verilmiþtir. Söz konusu maddenin birinci fýkrasýnýn (ç) bendine göre, dernek veya vakýflar tüzel kiþiliði itibariyle kurumlar vergisinin konusu dýþýnda olup, dernek veya vakýflarýn devamlýlýk arz eden ticari, sýnai veya zirai nitelikte diðer bir ifadeyle bir organizasyona baðlý olarak piyasa ekonomisi içerisinde bedel karþýlýðý mal alým-satýmý, imalatý ya da hizmet ifasý gibi bir faaliyetinin bulunmasý halinde bu faaliyetler nedeniyle oluþacak iktisadi iþletmeler nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekecektir.