VergiRaporu Yazar Fotoğrafı

Vergi Müfettişi

Süleyman ÖZASLAN





  • Kayıt dışı kelimesinin; Türk Dil Kurumluna göre tanımı ?Herhangi bir biçimde yazılı belgesi olmayan, kayda geçmemiş1? anlamını taşımaktadır. Günümüzde ülkemizin önemli sorunlarından biri de kayıt dışı ekonomidir, bu yönde ne kadar çok çalışma yapılırsa yapılsın, mükelleflerin kayıt dışı yollarla ekonomiye ve sosyal yapıya büyük bir zarar verdiği görülmektedir. Bu çerçevede ülkemiz açısından ?Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı? şeklinde çalışmalar yapılarak bu en önemli sorunun önüne geçilmeye çalışılmaktadır. Devletin vergileme yetkisine dayanarak elde ettiği gelirler, cebri gelir olarak adlandırılır. Devletin ve yetkili kuruluşların egemenlik gücüne dayanarak aldıkları vergi, resim, harç, şerefiye, parafiskal gelirler vs. şeklinde sıralanmış gelirler kamu ekonomisi gelirleridir. Bu makalemizde kayıt dışı ekonomide kullanılan ihbar müessesiyle ilgili bilgiler çalışmamızın ana konumuzu oluşturmaktadır.

  • Türk vergi sistemi, sistematik yapısıyla Dünya?nın en karışık, anlaşılması ve uygulaması da o kadar zor bir yapıya sahiptir. Mevcut yapısıyla anlam ve anlatımı üzerinde daha net bir yapıya kavuşturulması için Maliye İdaresi Yönetiminde kanunların revize edilmesi ve sadeleştirilmesi için gerekli çalışmalar yapmaktadır. Son yapılan çalışmalardan en göze çarpanı ise KDV Uygulama Genel Tebliğidir. Bu Tebliğ?le beraber 123 adet tebliği ve sirküleri tek bir KDV uygulama genel tebliği başlığı altında birleştirilmiş ve Kanun?un daha da anlaşılabilir olması sağlanmıştır, Ancak; ana vergi türlerinden olan Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları?nın birleştirilmesi şüphesiz bu çerçevedeki uygulamalardan en önemli değişiklik olacaktır. Bu çalışmamızda ise iki ana vergi türünde yer alan kazanç unsurları, bu kazançlara ilişkin istisna ve muafiyetlerin uygulanması ve mevcut yapıda yer alıp almamasının önemi tartışılacaktır.