VergiRaporu Yazar Fotoğrafı

Vergi Denetmeni

Yüksel GÜNDOGAN





  • Ülkemizdeki hızlı nüfus artışı ve kentleşmeye bağlı olarak (yaklaşık yıllık %2 nüfus artışı) konut ihtiyacı da artmakta, inşaat sektörü de buna bağlı olarak büyümektedir. inşaat işlerinden sadece konut imalatını anlamamak gerekir. Baraj, yol, sanayi siteleri ve kamu hizmet binaları, limanlar ve üzerindeki tesisler, kanallar, tüneller vb. bir çok fiziki altyapı işleri de inşaat işleri arasındadır. Büyüklüğünü dikkate alarak bu sektöre motor sektör diyen iktisatçılar vardır. Inşaat işlerinde; yapılan işin kimin adına yapıldığı, işin bitimi, vergilendirme şekli vb. kriterler dikkate alınarak ikili bir ayrım genel kabul görmüştür. Bu ayrım özel inşaat işleri (Yap-Sat tabir edilen işler) ve inşaat taahhüt, onarım işleri şeklindedir. Bunların her ikisi de inşaat işleri olmakla birlikte benzerlikleri sınırlıdır. Özel inşaat işlerinde inşaat yapmaya teşebbüs eden kişi kendi nam ve hesabına hareket ederken, Inşaat taahhüt ve onarım işlerinde bir iş sahibine onun istediği bir. inşaat işini yapımı taahhüt edilir. Özel inşaat işler.inde ödenen bedel eşya ve malzemenin karşılığı, taahhüt işlerinde emeğin karşılığıdır. Özel inşaat işlerinde de emek sarf edilir ve karşılığında ücret ödenir ancak; bu işlerde emek tamamlayıcı unsurdur. Halbuki Inşaat taahhüt işlerinde kullanılan malzeme yüklenici {müteahhit) tarafından karşılansa bile belirleyici olan emektir. Herr iki işe ilişkin olarak yasalarda da ayrı düzenlemeler yapılmıştır. Konuya ilişkin olarak 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 42'inci maddesinde yapılan düzenlemenin başlığı "Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarım işleri" olup bu maddeyle düzenlenen işler, ikinci sırada sayılan Inşaat Taahhüt ve. Onarım işleridir. Özel inşaat işlerini ise Gelir Vergisi Kanununun 37/4. maddesi kapsamında değerlendirmek gerekir. Bu yazıda özel inşaat işlerinde ticari kazancın tespiti ve vergilendirilmesi özet olarak ele alınacaktır.