VergiRaporu Yazar Fotoğrafı

Vergi Müfettişi - Vergi Müfettiş Yrd.

Metin EREN - Ömer ŞİŞMAN





  • Günümüzün en gelişmiş dolaylı vergisi olan Katma Değer Vergisini (KDV), diğer dolaylı vergilerden ayıran en temel özellik KDV'nin indirim sistemine sahip olmasıdır. Bu sistem ile bir mal veya hizmetin üretimi ya da ithali aşamasından nihai tüketiciye kadar olan tüm aşamalarda KDV alınmakta, her aşamada hesaplanan KDV'den, bir önceki aşamada ödenen KDV indirilerek, bakiyesi, o aşamada yaratılan katma değerin vergilendirilmesinin karşılığı olarak vergi dairesine intikal ettirilmektedir. KDV sisteminde mükellefin rolü, üretim ve dağıtım kademeleri içinde verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilmesine ve ödenmesine aracılık etmektir. Bu açıdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev ve haktır. Ancak, bazen kanun hükümleri gereği KDV sistemindeki birtakım özellikli durumlar nedeniyle bu indirim hakkından yararlanılamamaktadır. İndirilemeyen bu KDV'ler ise, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabilmektedir. Ancak, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları uyarınca indirimi kabul edilmeyen giderler nedeniyle yüklenilen KDV ise, kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerekmektedir.