Ödemeler bilançosunu oluşturan dört ana kalemden biri cari işlemler hesabıdır. Cari açık ise cari işlemler hesabındaki açıktan doğan; ülkeden çıkan dövizle giren dövizin arasındaki fark olarak tanımlanabilir. Çalışmanın konusunu, Türkiye'nin cari açık sorunu oluşturmaktadır. Makalede; Türkiye'deki cari açığın temel nedenleri ile diğer bazı ülkelerdeki cari açık rakamları incelenmektedir. Çalışmanın birinci bölümünde; cari açık kavramına, önemine ve nedenlerine, ikinci bölümde; Türkiye'de cari açık sorununun dönemsel gelişimine, cari açık sorununun yaşandığı diğer bazı ülkelere, son bölümdeyse; Türkiye'nin cari açık sorununun değerlendirilmesine ve cari açığı karşılamada çeşitli politika önerilerine değinilmektedir.
Yerel seçimler nedeniyle artan giderler ile ekonomide var olan yapısal sorunlar ve krizin etkileri ile vergi gelirlerinin büyük oranda düşmesi kanımızca 2009 yılı bütçe açığının en önemli nedenleri arasında yer almaktadır. İç talep düştükçe dahilde alınan Katma Değer Vergisi (KDV) ve Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) düşmekte, ithalattaki düşüşle de ithalde alınan KDV düşmektedir. Sonuçta ülkemizde günümüz bütçesinin açıkları kartopu misali büyümektedir. Bunun nedeni; geçmiş dönemde cari açıktaki artış ve özelleştirmeler nedeniyle düşen bütçe açığı dolayısıyla o dönemde birtakım yapısal reformların gerçekleştirilmemiş olmasıdır. Ancak günümüzde artan bütçe açığı ile mücadelede yeni ekonomi politikalarından yararlanılmalıdır. Bu doğrultuda çalışmada bütçe açığı kavramına, bütçe açığının nedenlerine, Türkiye'de bütçe açığının gelişimine, diğer ekonomik göstergeler ile borçlanma ve faizlerinin bütçe açığına etkisine, ekonomik krizin ve ekonomik kriz dolayısıyla ekonomide durgunluk sonucunda yaşanan bütçe gelirleri ve vergi gelirlerindeki düşüşün bütçe açığı ile etkileşimine ve bütçe açığına karşı getirilebilecek çeşitli çözüm önerilerine değinilmektedir.
Çalışmada tebliğin tanımına ve kapsamına, tebliğin amacı ve önemi ile Vergi Usul Kanunu bakımından tebliğ kurumuna, tebliğin türlerine ve muhataplarına, tebliği gereken belgelere değinilmektedir. Bununla birlikte uygulamada ortaya çıkan sorunlar bakımından; tebliğin amacına uygunluğu ve usulüne uygunluğu bakımından incelenmesi ile tebligatın hızlandırılması ve diğer kamu kurumları ve kuruluşları ile işbirliği ve tebliğ usullerinin etkinliği bakımından incelenmesine ve bu konulara ilişkin çözüm önerilerine yer verilmektedir.