Hayatın vazgeçilmez parçası, kişiler açısından kaçması veya kaçınılması neredeyse imkânsız bir gerçeklik olan vergilere hemen herkes maruz kalmakta, kişiler vergi ile ilişki içine girmekte ve vergiye dair birtakım yargılar barındırmaktadır. Bu bağlamda hayatın hemen her anını ve alanını ihata eden vergiler, edebi eserlerde de sıkça işlenmişlerdir. Zira bu eserleri ortaya koyanlar da toplum içerisinde yaşamakta ve vergi ile diğer kimseler gibi ilişki kurmakta veya kurulan ilişkilere şahit olmaktadırlar. Bu minvalde romanlar, Stendhal’ın ifadesiyle, caddede gezdirilen bir ayna görevi üstlenmektedir. Bu çalışma ile edebi eserler üzerinden bir vergi okuması yapılabileceği düşünülmüş ve anakronizme düşmeden içinde yaşadığımız toplumda siyasi ve bürokratik karar vericiler ile vergi yönetiminde bulunanlara birtakım öneriler sunulmaya çalışılmıştır. Bu açıdan vergilendirme sürecinde adalet, belirlilik, eşitlik, hukuki güvenlik gibi temel ilkelere özellikle dikkat edilmeli, vergilerin tahsilinde ölçüsüzlükten ve harcanmasında keyfilik ve israftan kaçınılmalıdır. Ayrıca ihtiyaç duyulan vergilerin tahsili ise kişilerin mali güçlerini gözeten, vergilerin konusunu teşkil eden kaynakları kurutmayan, vergi yükünü belli bir kesime yüklemeyen, sağlıklı ve adil bir vergi sisteminin kurulmasını gerektirir. Anahtar Kelimeler: Vergi, Edebiyat, Vergi Yönetimi, Roman. JEL Sınıflandırma Kodları: H20, Y92, Z11
Devletin kamu harcamalarını yerine getirebilmek için ihtiyaç duyduğu vergilerin zamanında ve eksiksiz olarak toplanması gerekmektedir. Bunun sağlanabilmesi için mükelleflere birtakım ödevler yüklenmiştir. Mükelleflerin bu ödevleri yerine getirmemesi, eksik yerine getirmesi bazı kabahatlerin meydana gelmesine, bunun yanında kişilerin kanunlarda yasaklanan eylemleri işlemesi kaçakçılık suçlarının ortaya çıkmasına sebebiyet vermektedir. Vergi kaçakçılık suçları günümüzde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nddüzenlenmiştir. Gerek 213 sayılı Kanun’da gerek 5432 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda gerekse de daha önce farklı kanunlarda dağınık bir şekilde düzenlenen kaçakçılık suçları yıllar itibariyle birçok değişikliğe uğramıştır. Kaçakçılık suçlarının tarihsel süreçte ve günün şartlarına uygun olarak geçirdiği değişim, bu değişimi gerçekleştiren yasama organınca çıkarılan kanunlar ve bu kanunlara karşı gerek Anayasa Mahkemesi’nin tutumu ve gerekse düzenlemelere getirilen çeşitli eleştiriler, vergi kaçakçılık suçunun geçmişe nazaran daha sistematik ve Anayasaya uygun bir şekilde düzenlenmesini mümkün kılmış ancak hâlâ bazı noktalarda sorunlar varlığını devam ettirmektedir. Nitekim, vergi kaçakçılığı suçlarının geldiği son noktada, doktrinde vergi suçlarının düzenlenme şeklinin ve madde hükümlerinde yer alan kavramların karmaşıklığı ve yeterince anlaşılır olmayışı gibi çeşitli eleştirileri beraberinde getirmiştir. Çalışmada, vergi kaçakçılığı suçlarının yıllar itibariyle tarihsel zemini incelenecek olup Anayasa Mahkemesi’nin tutumu ve doktrinde getirilen eleştirilere yer verilecektir. Anahtar Kelimeler: Vergi Kaçakçılık Suçu, Vergi Kaçakçılığının Tarihsel Gelişimi. JEL Sınıflandırma Kodları: H26, K34.