Kamu hizmetlerinin yerine getirilmesinde en önemli finansman kaynağı olan vergilere ilişkin hükümler, Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Buna göre herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Ancak , vergi ödemeye karşı, bir kısımmükellefler tarafından verginin yansıtılması, vergiden kaçınma ve vergi kaçakçılığı şeklinde tepkiler verilmektedir. Mükelleflerin, vergi ödemeyekarşı bu şekilde verdiği tepkiler, ödenecek vergi miktarının büyüklüğüne, vergi oranlarının yüksekliğine , kamu hizmetlerinin nitelik ve nicelik olarak yetersiz olduğu inancına, toplanan vergilerin verimli kullanılmadığına ilişkin düşüncelere, sık uygulanan mali af düzenlemelerine, yetersiz denetime ve bunun gibi pek çok nedene bağlı
olarak artabilmektedir. Bunun yanı sıra vergi kanunları ve buna ilişkin yasal düzenlemelerde mevcut boşluklar da, bu tür tepkilerin ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Mevcut düzenlemelerle vergi tabanının genişletilmesi ve vergi dışı bir alan bırakılmamasına çalışılırken , yukarıda belirtilen nedenlerle, mükelleflerin yasal boş lukları kullanarak vergiden kaçınması ya da yasalara aykırı bir şekilde vergi kaçırması şeklinde, vergi idaresi ile mükellefler arasında sürüp giden bir mücadele yaşanmaktadır . Çalışmada, vergiden kaçınma, vergi kaçakçılığı vergi peçelernesi kavramları, bunlara ilişkin nedenler hakkında açıklamalar yapılacak, vergiden kaçınma ile vergi kaçakçılığına neden olan Türk Vergi Sistemi'ndeki yasal boşluklardan örnekler verilerek, genel bir değerlendirme yapılırken bazı öneriler sunulmaya çalışılacaktır .
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.