Vergilendirmede dönemsellik ilkesi vergi sistemimizin temel özelliklerinden birini oluşturur. Dönem olarak yıl ya da takvim yılı esas alınır. Bu durum, hem gelir vergisi hem kurumlar vergisi açısından aynıdır. GVK.nunun 1 inci maddesinde yıllık olma ilkesi "gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır" şeklinde ifade edilmiştir. Aynı şekilde Kurumlar Vergisi Kanunun 13 üncü maddesine göre; kurumlar
vergisi bir hesap dönemi içinde elde edilen safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır. Bu ilke VUK.nunun 174 üncü maddesinde de yinelanmiş olup vergi döneminin normal koşullarda takvim yılı olduğu gösterilmiştir. Ancak yıllara sari inşaat ve onarım işlerinde bu ilkeye istisna getirilmiş bulunmaktadır. Bir başka deyişle birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarım işle rinde takvim yılı yerine işin bitimi esas alınmıştır. buna göre söz konusu
inşaat ve onarım işlerine ait gelirler ve giderler diğer işlerden ayrı bir hesapta izlenecek, ortak genel giderler GVK.nunda yeralan ilkelere göre dağıtılacak, kar veya zarar işin bittiği yıl kesin olarak tesbit edilecektir. Dolayısıyla
i şin bittiği yılın geliri olarak o yıla ait beyannar.ıede gösterilecektir. Bu arada, GVK.nun 94 üncü maddesi değinilen işlerde gelir vergisi tevkifatı yapılmasını öngörmüştür. Yazımııda söz konusu yapı m ve onarım işleri ile vergi tevkifatları yapılması ilke ve yöntemleri incelenmeye çalışılacaktır.
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.