Türkiye’de borçlanma araçlarının daha çok hazine bonosu ve devlet tahvili özelinde yoğunlaştığı görülmektedir. Hazine, 1980’lerin ortalarından itibaren altyapı yatırımlarının finansmanını sağlamak amacıyla Gelir Ortaklığı Senetleri, katılım bankalarına araç çeşitliliği sağlamak ve körfez sermayesini ülkeye çekmek amacıyla 2009 yılında Gelire Endeksli Senet ve 2012 yılında Kira Sertifikası (Sukuk) ihracına başlamıştır. Benzer şekilde bu yeni araçların ihraç gerekçeleri, yatırımcı tabanını genişletmek ve araç çeşitliliği sağlamaktır. Ancak, en temel amaç ise, inanç temelli olarak bono ve tahvil gibi faizli enstrümanlara yatırım yapmak istemeyen yatırımcıların tasarruflarını ekonomiye kazandırmak ve alternatif plasman alanları oluşturmaktır. Çalışmanın odağını, 2022 yılında gerçekleştirilen gelire endeksli senet ihracının geçmişteki gelire endeksli senetlerle karşılaştırılması oluşturmaktadır. 2022 yılında ihraç edilen gelire endeksli senetler, araç çeşitliliği sağlamak, yatırımcı tabanını genişletmek ve Türk Lirası varlıklara yönelimi teşvik etmek amaçlarına yöneliktir. Bu gelire endeksli senetler; zaman, planlama, tasarım ve ihraç sonuçları açısından değerlendirildiğinde, sayılan hedeflere ulaşabilirliği oldukça zayıf bir enstrüman niteliğinde olup itfa tarihi itibariyle hedeflerle çatışabilecek sonuçlara da zemin hazırlayabilecektir. Bu biçimdeki görece yeni sayılabilecek borçlanma girişimlerinin borçlanma alanlarını aşındırmak ve potansiyel krebilitelerini düşürmek gibi olumsuzluklara neden olması da kaçınılmazdır. Anahtar Kelimeler: Gelir Ortaklığı Senetleri, Sukuk, Gelire Endeksli Senetler JEL Sınıflandırma Kodları: H12, E62, E63.

Abonelik veya Satın Alma Gerekiyor!

Bu makalenin devamını okuyabilmek için giriş yapmanız, satın almanız veya abone olmanız gerekmektedir.