Bilindiği üzere son dönemlerde yaşanan globalleşme olgusuyla birlikte ortaya çıkan uluslararası rekabet doğrultusunda uygulamaya konulan ekonomik ve mali politikalar; girişimciler açısından (özellikle ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkeler açısından) kurumsallaşmayı teşvik edici bir nitelik taşımaktadır.ihracat rakamlarının da son yıllarda büyük bir h ızla arttığını düşündüğümüzde şirketleşme o l ayının ne kadar önemli olduğunu anlayabiliriz.Bu gibi gelişmeler , büyük ölçekli işletmelerin ve entegre üretim tesislerinin, kuruluş ve örgütlenme süreçlerinin birden fazla yılı kapsaması sonucunu doğurmakta , dolayısıyla ku ruluş dönemi uzayan işletmelerin kuruluş ve örgütlenme sırasında yapılan giderleri de büyük tutarlara ulaşmaktadır . Bu büyük yatırımların yapı l ması için devletin de dolaylı veya dolaysız olarak yardımda bulunmas ı ihtiyacı ortaya çıkmaktadır Ayrıca, halihazırdaki işletmelerin devredilmesi sırasında piyasada "hava parası " olarak da bilinen, işletmelerin kuruluş yeri, ünvan ı , markası, müşteri çevresi ve i majı gibi birçok unsura bağlı olarak değişebilen, birtakım ödemelerin yapılması da sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu nedenlerle, biz de bu yazımızda ilk tesis ve taazzuv giderlerinin ve ödenen şerefiye tutarlarının ne şekilde değerlen i p muhasebeleştirileceğini, işletme politikaları ve vergisel açıdan inceledik.

Açıklamasıİndir
Makale

Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.