Bir yargılamada doğru ve yalan şüphesi çerçevesinde her türlü husus göz önünde bulundurulmaktadır. Genelde idari yargı özelde ise vergi yargılamasında bu süreç genellikle dosya üzerinden yürütülmekte ve taraflar sadece yazılı olarak kendilerini ifade etmektedir. Yazılılık ilkesinin gerekçesi olarak da iş yükünün azaltılması ve en kısa sürede yargılamanın sonuçlandırılması ileri sürülmektedir. Ancak yazılı davalarda süreçlerin kısa olmadığı da aşikardır. Dolayısıyla hem taraflar açısından hem de hakimin kararı noktasında genelde duruşma yapılmadan görülen davalarda doğru kararlar verilmesinin önünde engeller ortaya çıkmaktadır. İdari Yargılama Usul Kanunu’nda (İYUK) duruşmayla ilgili düzenlemeler 17 ve 18. maddelerde yapılmış ancak Hukuk Bir yargılamada doğru ve yalan şüphesi çerçevesinde her türlü husus göz önünde bulundurulmaktadır. Genelde idari yargı özelde ise vergi yargılamasında bu süreç genellikle dosya üzerinden yürütülmekte ve taraflar sadece yazılı olarak kendilerini ifade etmektedir. Yazılılık ilkesinin gerekçesi olarak da iş yükünün azaltılması ve en kısa sürede yargılamanın sonuçlandırılması ileri sürülmektedir. Ancak yazılı davalarda süreçlerin kısa olmadığı da aşikardır. Dolayısıyla hem taraflar açısından hem de hakimin kararı noktasında genelde duruşma yapılmadan görülen davalarda doğru kararlar verilmesinin önünde engeller ortaya çıkmaktadır. İdari Yargılama Usul Kanunu’nda (İYUK) duruşmayla ilgili düzenlemeler 17 ve 18. maddelerde yapılmış ancak HukukMuhakemeleri Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Kanunu’ndaki kadar detaylandırma yapılmamıştır. Bir nevi idari yargılamada duruşma ikinci plana atılmıştır. Bu durumun en net sonucu idari yargılamada hakimin vicdani kanaatinin oluşması noktasında ortaya çıkan eksikliktir. Tarafların son bir kez durumu yüz yüze anlatmak istemeleri, bir nevi mahkemeye dosya üzerindeki konuları anlatarak psikolojik olarak rahatlama hakları duruşmanın bazı şartlara bağlanması nedeniyle sakatlanmaktadır. Buna bir de duruşmada tanık dinlenilmesiyle ilgili açık bir kanuni düzenlemenin olmaması eklendiğinde vicdani kanaat gibi çok önemli bir hususun doğru şekillenmesi engellenmektedir. Çalışmada vergi yargısında yer alan mahkemeler, bu mahkemelerin tek ve kurul halinde dava görmelerine ilişkin parasal sınırlar, duruşma yapılmasına ilişkin parasal sınırlar ve hakimin re’sen duruşma yapmasına yönelik bilgiler yer almaktadır. Ayrıca vicdani kanaat kavramı detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Gerek kanuni düzenlemelerdeki eksiklikler gerek vergi yargılamasında duruşma müessesesine gerekli önemin verilmemesi konuları detaylı bir şekilde açıklanmış ve birtakım çözüm önerilerinde bulunulmuştur. Anahtar kelimler: Duruşma, vicdani kanaat, İYUK. JEL Sınıflandırma Kodları: K34, K41.

Abonelik veya Satın Alma Gerekiyor!

Bu makalenin devamını okuyabilmek için giriş yapmanız, satın almanız veya abone olmanız gerekmektedir.