Vergi incelemeleri neticesinde tarh edilecek vergiler ile kesilecek cezalar için öngörülmüş olan tarhiyat öncesi uzlaşma müessesesinde, mükelleflerin haklarında düzenlenen vergi inceleme raporları için tarhiyat öncesinde uzlaşmaları mümkün kılınmıştır. Bu doğrultuda mükelleflerin uzlaşma müzakeresi yapılmasını talep etme hakları ve bu konuda izlenecek usul, ilgili yönetmelikle belirlenmiştir. Uygulamada tereddüt yaratan husus ise incelemeyi yürüten inceleme elemanının, mükellefe tarhiyat öncesi uzlaşma talebi bulunup bulunmadığını sormasının bir zorunluluk olup olmadığıdır.
Kullanıldıktan sonra verimli kullanım imkânını yitiren yağlar diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de belirlenmiş kurallar çerçevesinde toplanıp, depolanıp, imkân dahilinde işlenip ve işlenememesi halinde bertaraf edilmektedir. Atık yağ olarak tanımlanan söz konusu kullanılmış yağlardan rafinasyon ve rejenerasyon işlemleri ile kullanılabilir yağlar elde edilebilmektedir. 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun ekli I sayılı listesinin B cetvelinde yer alan yağların bu şekilde elde edilmesi halinde yeniden özel tüketim vergisine tabi tutulup tutulmaması bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Rafinasyon ve rejenerasyon işlemlerinin temelde mahiyetlerinin farklı olması üzerinde durularak rejenerasyona tabi tutulan yağların yeniden özel tüketim vergisine tabi tutulmaması, rafine edilenlerin ise özel tüketim vergisine tabi tutulması gerektiği izah edilmektedir.
"Değerleme, belirli bir iktisadi kıymetin belirli bir zamandaki kıymetinin belli bir para cinsinden ifade edilmesidir." Bu bağlamda; stokların değerlemesi, bilançodaki önemi de göz önünde bulundurulduğunda büyük önem arz etmekte olduğundan gerek ticaret hukuku mevzuatı, gerek SPK mevzuatı ve gerekse vergi mevzuatında önemle üzerinde durulmuş ve çerçevesi çizilmeye çalışılmıştır. Yazımızda; stokların değerlemesini vergi mevzuatı açısından ele alacak olduğumuzdan konu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na paralel olarak işlenecektir.