VergiRaporu Yazar Fotoğrafı

Dr., Gelir idaresi Grup Müdürü

Ahmet AK





  • Türk müteahhitlik sektörünün dışa açılma süreci 1975-1976 yıllarında başlamıştır. Bu sektörün yönlendirilmesine ilişkin makro düzeydeki çalışmalar ve arayışlar bu tarihlerden başlayıp, bugüne kadar sektörün gelişmesi için birçok yasal ve idari tedbirle kolaylıklar sağlanmaya çalışılmıştır. Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerine ilişkin işlemlerin tek elden yürütülmesini sağlamak amacıyla Hazine ve Dış ticaret Müsteşarlığınca 1983 yılı sonunda gerekli tedbirler alınarak günümüze kadar işlemler sürdürülmüştür. Yurt dışı müteahhitlik hizmetlerine yönelik, müteahhitlerimizin yurt dışında üstlenmiş oldukları işlerle ilgili olarak sektörün sorunlarının çözümüne yönelik ve halen yürürlükte olan Hazine Müsteşarlığı Tebliğinde düzenlemeler yapılmıştır. Bu çerçevede; Yurtdışında üstlenilen işlerde kullanılacak makine, teçhizat ve malzemelerin kesin veya geçici olarak ihracına izin vermek, Yurtdışı müteahhitlik firmalarının yurtdışında üstlendikleri işlerle ilgili olarak satın aldıkları ve bu işlerde kullandıkları makine ve teçhizatın kesin veya geçici olarak yurda ithaline izin vermek, Üstlenmiş oldukları işler ile ilgili kullandıkları ve ekonomik ömürlerini dolduran makine ve teçhizatı terkin etmek, Bu şekilde yurt dışında bulunan malzemelerin mücbir sebepler nedeniyle yurda getirilememesi durumunda bedellerinin getirilmesini sağlamak, Geçici ihracat işlemlerinde proje süresine bağlı kalınmakla birlikte şantiye kapatma ve bakım onarım süreleri de dikkate alınarak ilave süreler vermek, Hazine Müsteşarlığının görev ve yetki alanına giren başlıca konulardır.

  • Kayıt dışı ekonominin vergisel açıdan temel nedenleri arasında; Devlet yönünden, vergi sisteminin kayıt dişiliği kavrayacak düzenlemeleri içermemesi ve vergi denetimi başta olmak üzere, vergi kurallarının yeterince uygulanamaması, yükümlüler yönünden ise, çeşitli gerekçelerle ya da bilinçaltına yerleşmiş nedenlerle, vergiye karşı gönüllü uyum göstermemeleri, hatta direnç göstermeleri gibi birçok neden sayılabilir. Yükümlülerin vergiye gönüllü uyum göstermemeleri durumunda, vergi yasaları ekonomik ve sosyal yapıya uygun hale getirilmeli, buna rağmen gönüllü uyumun sağlanamaması durumunda, vergi yasaları bu uyumu sağlayacak şekilde düzenlenmelidir. Ülkemizde, ekonomik ve sosyal yapıya uygun vergi yasaları oluşturma gayretleri artmaktadır. Ancak, henüz arzulanan bir uyum düzeyine ulaşılamamıştır

  • Yükümlülerin vergiye gönüllü uyum göstermemeleri durumunda, vergi yasaları ekonomik ve sosyal yapıya uygun hale getiri lmeli, buna rağmen gönüllü uyumun sağlanamaması durumunda, vergi yasaları bu uyumu sağ l ayacak şekilde düzenlenmelidir. Ülkemizde, ekonomik ve sosyal yapıya uygun verg i yasaları oluşturma gayretleri artmaktadır . Ancak, buna rağmen henüz arzulanan bir uyum düzeyine ulaşılamamıştır. Belge düzeninin yerleştirilmesinde uygulanan özel usulsüzlük cezası önemli ön lemlerden biri olmasına rağmen, Vergi Usul Kanunu'nda bu cezaya i l işkin düzeniemelerin yetersiz kaldığı görülmektedir. Bu çalışmamızda Vergi Usul Kanunu ile düzenlenen özel usu lsüzlük cezas ı n ı n kaçakçılığa teşebbüs ve tekerrür açısından irdelenmesi amaçlanmaktadır .

  • T.C. Anayasası ' nın "Vergi Ödevi" başlıklı 73'üncü maddesinde; "Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı, maliye politikasının sosyal amacıdır. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır . Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık , istisnalar ve indirimleriyle, oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir." hükmüne yer verilmiştir. 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu 21 Haziran 2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve 5422 Sayılı KVK.'yı yürürlükten kaldırmıştır . 5520 Sayılı Kanun ile muafiyetler konusunda da bir kısım değişiklikler yapılmıştır . Bu çalışmamızda , yeni KVK.'da yer alan vergi muafiyetlerine ilişkin düzenlemelerin, vergileme ilkeleri ve muafiyetIerin gerekçeleri esas alınmak suretiyle irdelenmesi amaçlanmıştır.