VergiRaporu Yazar Fotoğrafı

Vergi Müfettişi

Ali Yakup SAYAN





  • Gelir Vergisi Kanun Tasarısı ile 193 sayılı Gelir Vergisi ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunları yürürlükten kaldırılmakta, bunların yerine ise gelir üzerinden alınan vergileri düzenleyen tek bir kanun getirilmektedir. Mevcut haliyle Kurumlar Vergisi Kanunu?nda düzenlenen istisnalardan biri olan gayrimenkul ve iştirak hisseleri satış kazancı istisnası, tasarının genel ilkeleri doğrultusunda süre ve oran kısıtlarıyla daraltılmaktadır. Diğer taraftan istisna, ticari kazancını bilanço esasına göre tespit eden gerçek kişileri de kapsayacak şekilde genişletilmektedir. Tasarı diğer gerçek kişiler açısından ise konuyu, değer artış kazançlarında istisnalar başlığı altında düzenlemekte ve yürürlükte bulunan düzenlemeye göre önemli farklılıklar içermektedir.

  • Mükellefler, çeşitli kaynaklardan bir takvim yılı içerisinde elde ettikleri kazanç ve iratları için aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Söz konusu beyannamede gelirin toplanması sırasında gelir kaynaklarının bir kısmından hasıl olan zararlar, diğer kaynakların kazanç ve iratlarından mahsup edilir. Gelir Vergisi Kanunu bu uygulamayı 'zararların karlara takası' olarak adlandırırken, bu mahsup neticesinde kapatılamayan zarar bakiyesinin de gelecek yılların gelirinden indirilebileceğini hüküm altına almıştır. Ancak arka arkaya beş yıl içinde mahsup edilmeyen zarar bakiyesi müteakip yıllara devredilemez. Ayrıca aynı Kanunun 80'inci maddesinde yazılı olan 'diğer kazanç ve iratlardan' doğan zararların, diğer gelir unsurlarından elde edilen kazanç ve iratlardan mahsubu ise mümkün değildir. Yukarıda özetlendiği şekilde iki boyutu olan zarar mahsubu müessesesi nihai olarak vergiye tabi gelirin tespitinde büyük önem taşımaktadır.

  • Amortisman uygulamasında süre amortismana tabi iktisadi kıymetin (ATİK) maliyetinin ne kadar süre içinde sonuç hesaplarına aktarılacağını ve böylece işletmenin mali ve finansal görünümünü kaç hesap dönemi boyunca etkileyeceğini belirlemektedir. Biz de bu çalışmamızda amortisman uygulamasında süreye ilişkin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'ndaki (VUK) düzenlemelerin amortisman müessesesinin temel ilkeleri ile uyumlu olup olmadığını 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu (Yeni TTK) ve TMS/TFRS çerçevesinde değerlendireceğiz.