Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesi ticari kazançtan inditilecek giderleri belirtmiş olup, maddenin 3 numaralı bendinde ise "işle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar"ın safi kazancın tespitinde indirilecek gider olarak kabul edilebileceği belirtilmiştir. Bu kanun hükmüne ek olarak İş Kanunu'nda belirtilen kıdem tazminatları, ihbar tazminatları, kasa tazminatı, makam (vb) tazminatlarda ticari kazancın tespitinde indirilecek giderler olarak kabul edilebilmektedirler. Gelir Vergisi Kanunu'nun 41. maddesinde ise gider kabul edilmeyen ödemeler belittiimiş olup, 5 numaralı bendinde "teşebbüs sahibinin suçlarından doğan tazminatların (Akitlere ceza şartı olarak derpiş edilen tazminatlar
cezai mahiyette tazminat sayılmaz)" safi kazancın tespitinde indirilecek gider olarak kabul edilmeyeceği belirtilmiştir.
Gelir Vergisi Kanunu'nun 40/3 ve 41/5. maddelerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda zarar, ziyan ve tazminatların safi kazanan tesbitinde gider olarak indirilebilmesi için aşağıdaki şartların bir arada olması gerekir.
1- Ödenen zarar, ziyan ve tazminatların işle ilgili olması
2 - Ödemenin teşebbüs sahibinin kişisel kusurundan doğmamış olması
3- Ödemenin mukavelenameye veya ilamaveya kanun hükmüne dayanması
gerekir.
Yukarıdaki şartları tek tek irdelemeye çalışalım.
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.