Ülkemizde 4857 sayılı İş Kanununun kabulüyle birlikte iş ilişkisinden kaynaklanan ücret alacaklarını işverenden alamayan işçiler için 2003 yılından beri varlığını devam ettiren "Ücret Garanti Fonu" ile ilgili düzenlemelerde 2008 yılında esaslı değişikliklere gidilmiştir. Yapılan bu değişikliklere göre güncel uygulamayı aşağıda anlatacak olsak da değişiklikleri genel olarak olumlu bulduğumuzu belirtmek isterim.
Bir işçinin ücreti, neredeyse tek gelir kaynağıdır. Bu nedenle hem kendisinin hem de ailesinin gelirini koruma konusunda gerek ulusal düzeyde gerekse de uluslararası düzeyde pek çok düzenlemeler yapılmıştır.
Ücret Garanti Fonu, işverenlerin işsizlik sigortası primi olarak yatırdıkları paranın yüzde birinden oluşur. Bu miktar için işverenler ayrıca ödeme yapmazlar. İşverenlerin ödedikleri işsizlik sigortası
priminin yüzde biri İşsizlik Sigortası Fonundan hesap edilerek Ücret Garanti Fonuna aktarılır.
Ücret Garanti Fonu işveren primlerinin yüzde birinden ve fon kaynaklarının değerlendirilmesinden elde edilen kazançlardan oluşmakta, içinde ayrıca devlet katkısı bulunmamaktadır. Eğer talep edilen ücret alacakları fon mevcudunu aşan tutarlarda olursa ödemeler Fon kaynaklarıyla sınırlı kalacaktır. Böyle bir durumda fondan ödemeler müracaat tarihine göre yapılacaktır.
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.