Bayram TAMKAN 2009/9 0
Bu çalışmada vergi sistemimizde yer alan karşılıklar, vergi kanunlarındaki düzenlemeleriyle ele alınmış olup, muhasebe teorisi açısından incelenmiştir.
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.
Makale hakkında yorum yapmak isterseniz alt kısımdaki yorum alanını kullanınız.
Türk hukuk sisteminde yönetimin eylem ve işlemlerinin yargısal denetimi "yönetsel yargı" sistemi ile sağlanmaktadır. Türkiye' de yönetsel yargı alanında biri Danıştay, diğeri Askeri Yüksek İdare Mahkemesi olan iki yüksek mahkeme ile bölge idare mahkemeleri içinde yer alan ilk derece mahkemeleri olan idare ve vergi mahkemeleri vardır. Ayrıca sayman hesaplarını yargılayan bir hesap mahkemesi niteliğinde özel bir yönetsel yargı yeri olan Sayıştay bulunmaktadır. Türk yönetim hukukunda genel olarak hukuka aykırı olan yönetsel işlemlerin iptali için açılan "iptal" davası ile bir yönetsel eylem ve işlem veya sözleşmeden doğan haksızlığın giderilmesi için açılan "tam yargı" davası olmak üzere iki dava türü benimsenmiştir. Aynı zamanda ilk derece yönetsel yargı yerlerince verilen yargı kararlarının bozulması için itiraz ve temyiz yolu düzenlenmiştir. Türkiye' de uygulanan yönetsel yargı sisteminin genel çerçevesine yukarıda kısaca değinmiş bulunmaktayız. Makalemizin asıl konusunu teşkil eden idari yargı kararlarının uygulanmasına ilişkin açıklamalarımıza aşağıda yer verilmiştir.
Katma Değer Vergisi, harcama esasına dayanan yansıtmalı bir vergidir. Dolaylı bir vergi olan Katma Değer Vergisiyle, her safhada yaratılan katma değerin vergilendirilmesi amaçlanmaktadır. Başka bir anlatımla, vergilendirme her safhada yaratılan katma değere bağlı olarak yapılmaktadır. Verginin matrahı teslim ve hizmetin bedeli olmakla birlikte, indirim mekanizmasının varlığı nedeniyle, vergilendirilen kısım son safhadaki üretilen katma değerin bedelidir. Katma Değer Vergisini diğer dolaylı vergilerden ayıran en önemli özelliği, indirim sistemine sahip olmasıdır. Bu sistem ile mükellefler, alışlarında ödedikleri Katma Değer Vergisini, satışları üzerinden hesapladıkları Katma Değer Vergisinden indirmek suretiyle sadece kendi safhalarında yaratılan katma değerin vergilendirilmesini sağlayarak, buna * ilişkin vergiyi öderler. Türk vergi sisteminde "toplu indirim esası" kabul edildiğinden, malların alı- mında yüklenilen Katma Değer Vergisinin indirimi için bu malların satışının yapılmasına gerek bulunmamakta, bu vergiler diğer vergiye tabi işlemler nedeniyle tahsil edilen katma değer vergisinden indirilmektedir. İndirim sistemi, malların satışı sırasında vergiye tabi tutularak eklenen değerin vergilendirileceği prensibine dayanır. Esas mantığı indirim mekanizması olan Katma Değer Vergisi uygulamasında, zaman zaman bir takım tereddütlerin hâsıl olduğu görülmektedir. Bunlardan birisi de çeşitli nedenlerle imha edilen mallara ilişkin yüklenilen Katma Değer Vergisinin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı konusudur.