Konu ile ilgili olarak Ankara 4. Vergi Mahkemesi'nin 1997/1185 No.lu kararında; taşıt alım vergisinde
vergiyi doğuran olayın ancak taşıtın mülkiyetinin yükümlü şirkete geçmesi ile gerçekleşeceği , mülkiyet yükümlü
şirkete geçmeden yani satış işlemi gerçekleşmeden, sözleşmedeki "kira müddetinin bitiminde kiracının malın
mülkiyetini satın alma hakkına haiz olacağı" hükmüne dayanılarak ve varsayım üzerine vergiyi doğuran
olay gerçekleşmeden kiralanan taşıtın taşıt alım vergisine tabi tutulmasının mevzuata uygun olmadığı,
ancak sözleşmenin bitiminde ilgili hükme dayanarak veya başka bir surette kiracı tarafından taşıtın satın
alınması halinde vergiyi doğuran olayın gerçekleşeceği ve o takdirde taşıt alım vergisinin talep edilebilec:eği belirtilmektedir. Yukarıdaki yargı kararında ve yazının ilgili bölümlerinde belirtildiği gibi, finansal kiralama yolu ile iktisap edilen taşıtlarda, finansal kiralama sözleşmes i nde , sözleşme süresinin sonul'1da kiracının taşıtı iade edeceği öngörülmüş ise, taşıt alım vergisi doğmamaktadır. Sözleşmede kiracının kira süresi sonunda taşıtı
satın alma hakkının olduğuna dair bir hüküm varsa, taşıt alım vergisi finansal kiralama sözleşmesinin yapıldığı tarihte değil, sözleşme süresinin sonunda kiracının söz konusu taşıtı satın aldığı anda doğmaktadır.
Yani vergiyi doğuran olay taşıtın kira süresinin sonunda kiracı tarafından satın alındığı tarihte gerçekleşmektedir.
Bu sebeple taşıt alım vergisinin, sözleşme sonunda taşıtın alınması durumunda aracın yeni sahibi adına taşıtın o andaki tarifesine uygun olarak taşıt alım vergisi tarh ve tahakkuk ettirilmesi gerekmektedir
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.