Selahattin BAYRAM 2009/10 0
Makalede, 10.06.2003 tarih ve 25134 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren mer-i 4857 sayılı İş Kanunu bağlamında kısmi süreli çalışmada ayrım tazminatı konusunu açıklayacağız.
Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.
Makale hakkında yorum yapmak isterseniz alt kısımdaki yorum alanını kullanınız.
Esnek çalışma modelleri, çalışma hayatında var olan katı ve ayrıntılı kurallar yerine, çalışma hayatını daha kolaylaştırıcı, iş imkânlarının artırılması gibi avantajları olan kurallar bütününü içeren modellerdir. Esnek çalışma modellerinin bir bütün halinde incelenmesinin faydalı olacağı kanaatindeyim. Bu nedenle, mer-i İş Kanunu'nda düzenlenmiş olan esnek çalışma modellerinden yazımızda bahsedilecektir.
10.06.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 ve 59'ncu maddelerinde zamanaşımından bahsedilmektedir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32'nci maddesinin son fıkrasında ücretlerde zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu belirtilmiştir. Mezkur maddenin "...işçinin ücreti ile sözleşme ve Kanundan doğan para ile ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur ..." hükmü gereğince ücret ekleri olan ikramiye, prim ve provizyon gibi ödemelerle fazla çalışma ücreti, fazla sürelerle çalışma ücreti, hafta tatili çalışması ücreti, ulusal bayram ve genel tatil çalışması ücreti ve yıllık izin ücreti gibi ödemelerde de 5 yıllık zamanaşımı süresi geçerli olacaktır. Zamanaşımı, zamanaşımı süresi ve başlangıcı konularının bilinmesi, işçi ve işveren tarafının mağduriyetinin ortaya çıkmasının önlenmesi bakımından yerinde olacaktır. Bu nedenle, makalede işçi ücretlerinde uygulanacak zamanaşımı süresi ve başlangıcı konusundan bahsedilecektir.
Konunun daha iyi anlaşılması bakımından öncelikle 4857 sayılı İş Kanunu'nun iş güvencesine ilişkin hükümleri ile çalışılmış gibi sayılan hallerle ilgili hükümlerinden bahsedilecektir. Feshin geçersizliğine dair mahkeme ya da özel hakem kararının kesinleşmesi halinde, çalıştırılmadığı süre için en çok 4 aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının işçiye ödenmesi gerekmektedir. Söz konusu en çok dört aylık ücretin karşılığı sürenin çalışma süresinden sayılan hallerden olup olmadığı, bu sürenin hizmet süresinin esas alındığı yıllık izin ücreti, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı gibi hakların hesaplanmasında dikkate alınıp alınmayacağı konularını makalemizde değerlendireceğiz.