İnşaat ve yapı sektörü 2000'li yılların başından itibaren kayda değer ölçüde atılım göstermiş ve sektör ekonominin lokomotifi haline gelmiştir. Bu büyümede hiç kuşkusuz ekonomik gelişmelerin payı olduğu kadar enflasyonist baskının ortadan kalkmasıyla tasarrufların yatırıma dönüşmesi de etkili olmuştur. İnşaat endüstrisinin ana faaliyet unsurlarından konut yapımı ve inşası özellikle büyük kentlerde kullanılabilir arsa stoklarının azalmasına yol açmış bu durum arsa fiyatlarının yükselmesine ve binayı yapacak olan müteahhitle arsa sahibinin ortak hareket etmesine neden olmuştur. Bunun sonucunda da en genel tanımıyla kat karşılığı inşaat sözleşmesi ortaya çıkmış, bu sözleşme kapsamında birçok bina inşa edilmiştir. Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri arsa sahipleri ve müteahhitleri ilgilendirmekle birlikte yazımızda arsa sahibinin elde ettiği bağımsız bölümleri satması durumunda konunun vergisel açıdan değerlendirmesini yaparken tereddütlü noktaları açıklamaya çalışacağız.

Açıklamasıİndir
Makale

Makaleyi PDF olarak indirebilirsiniz.