T.C. Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı son yıllarda yapılan açıklamalar ve yoğunlaşan vergi incelemeleriyle kayıt dışı hasılatın ve vergi kaçakçılığının önüne geçme hedefinde olduğunu bütün mükelleflere göstermiştir. Bu kapsamda yapılan vergi incelemeleriyle birçok vergi mükellefi incelenmiştir, yapılan tespitler ve eleştiriler sonucunda mükellefler ağır para cezalarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Maliye Bakanlığı?nın amacı her ne kadar kayıt dışı hasılatın ve vergi kaçakçılığının önüne geçmek olsa da ağır yaptırımlar sonucu mükelleflerin ticari faaliyetlerinin son bulmasını istememektedir. Kanun koyucu mükellefler adına kesilen cezaları kısmen veya tamamen ortadan kaldıran düzenlemeler yapmıştır. Bu çalışmamızda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu 4. Kitap 3. Kısım 2. Bölümünde Cezaların Ödenmesi ve Kalkması başlığı altında yer alan hükümler hakkında ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.
İşletme faaliyetlerinin yürütülmesi sırasında ihtiyaç duyulan gider ve maliyetlerin karşılanması, alternatif kaynaklar arasından optimum olanı seçmek isteyen işletme yöneticileri açısından zor bir karardır. İşletmelerin ihtiyaçları arasında sabit kıymetler ciddi kaynaklar gerektirmektedir. Söz konusu kıymetlerin edinimi sırasında, işletmeler kendi varlıklarını kullanılabileceği gibi alternatif finansman kaynaklarından da faydalanılabilir. Dış finansman kaynakları içerisinde yer alan finansal kiralama uygulamasına 2 Ağustos 2013 tarihinde yürürlüğe giren 6495 sayılı "Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"la yeni bir yöntem eklenmiştir. Çalışmada, "sat ve geri kirala" olarak anılan bu yeni yöntem, yönteme ilişkin olarak Kurumlar Vergisi Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanunu'nda getirilen istisnai düzenlemeler ve bu düzenlemelerin yaratabileceği olumsuz sonuçlar üzerinde durulacaktır.
Anonim şirketlerin temsil ve idaresi 6762 sayılı eski Türk Ticaret Kanunu'nda olduğu gibi 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu'nda da yönetim kuruluna bırakılmıştır. Yönetim kurulu ise genel kurul tarafından seçilmiş üyelerden oluşur ve üyeler en çok üç yıl süreyle görev yapmak için seçilirler. Yönetim kurulu üyeliğinin boşalması halinde, yönetim kurulu kanunda yazılı şartları taşıyan birini geçici olarak seçer ve genel kurulun onayına sunar. Bu üye yerine seçildiği üyenin süresini tamamlar. Ancak yönetim kurulu üyelerinin tamamının görev sürelerinin dolmuş olması ve yeni yönetim kurulu atama ve seçiminin yapılmaması halinde, şirketin temsil ve idaresi nasıl olacaktır? Bu dönemde şirket hakkında vergi incelemesine başlanmış olması halinde, şirketin kanuni temsilcisi kim olacak ve tutanakları kim imzalayacaktır? Çalışmada, anılan hususlar açıklanmaya gayret edilecektir.