Avrupa Birliği’nde (AB) dolaysız vergiler alanında Birlik düzeyinde bir vergi uyumlaştırması bugüne kadar gerçekleşmemiştir. Sadece kurumlar vergisi alanında ikincil mevzuat yoluyla yapılan düzenlemeler ise iç pazarda üye ülkeler arasında gerçekleşen vergi rekabetini önlemeye yöneliktir. Ancak, özellikle dijitalleşmenin körüklediği küreselleşme AB iç ve dış pazarında faaliyet gösteren şirketlerin vergi matrahını aşındırma çabalarını arttırmış ve bu durum AB’nin ortak kurumlar vergisi sistemini oluşturacak adımlar atmasını sağlamıştır. 2011 yılında ilk getirilen ve 2016 yılında yenilenen ortak konsolide kurumlar verisi matrahı direktif teklifi ile başlatılan bu çalışma daha sonrası uluslararası vergilendirmede yaşanan gelişmelere göre şekillenmeye devam etmiştir. Kapsayıcı Çerçeve ve Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü’nün (Organisation for Economic Co-operation and Development (OECD) uluslararası vergilemede yeni bir dönemi başlatan Sütün I ve Sütün II tekliflerinin Avrupa Birliği içinde de kabul görmesiyle AB içinde faaliyet gösteren çok uluslu şirketler için Birlik içindeki vergilendirilecek gelirin ilgili üye Devlete aktarılmasını sağlayacak Avrupa’da İş Dünyası: Gelir Vergilendirmesi Çerçevesi (BEFIT) direktif teklifi AB Komisyonunca getirilmiştir. BEFIT hem AB için hem de Birlik içinde faaliyet gösteren Çok Uluslu Şirketler (ÇUŞ) bakımından artı ve eksileri olan bir teklif olarak görünmekle AB Konseyinde oybirliği ile kabul edilmesi gerekliliği teklifin geleceğini belirsiz hale getirmektedir. Anahtar Kelimeler: Vergilendirme, Kurumlar Vergisi, Avrupa Birliği JEL Sınıflandırma Kodları: H20, H21, H29
Paylaşım ve GIG ekonomileri dijital platform ekonomilerinin özellikle COVİD 19 döneminde yaygınlaşan ve gelişen iki önemli türüdür. Tüketiciden tüketiciye varlık paylaşımı veya hizmet sunumu işlemlerinin gerçekleştirildiği bu platform ekonomileri; aracılık ettikleri işlemler ve karşı karşıya getirdiği taraflardan komisyon adı altında bir ücret talep eden dijital platformlar ya da uygulamalar üzerinden faaliyet gösterirler. Bu nedenle, paylaşım ve GIG ekonominin vergi idareleri bakımından hem yeni vergi geliri kaynakları hem de vergisel zorluklar ortaya çıkarmaktadır. Bahsi geçen platform ekonomisi işlemlerinin küresel boyutu da dikkate alınırsa karşılaşılan vergisel sorunların çözümü uluslararası şeffaflık ve işbirliğinin sağlanmasını zorunlu kılmaktadır. Bu açıdan çalışma, günümüzde bu alanda uluslararası işbirliğini ve şeffaflığı sağlamayı amaçlayan OECD’nin otomatik bilgi değişimine yönelik oluşturduğu model kuralları irdeleyecektir. Anahtar Kelimeler: Vergilendirme, Otomatik Bilgi Değişimi, Platform Ekonomileri JEL Sınıflandırma Kodları: H20, H21,H29
Dijital ekonomi küresel ve sınır tanımayan yapısı ile dünya pazarlarını birbirine bağlamıştır. Ülkelerin, giderek büyüyen dijital ekonomi pazarından pay kapma yarışı her alanda olduğu gibi vergilendirme alanında da gerçekleşmektedir. Pazarın hâkimi olma konumunu korumak isteyen ülkeler, dijital ekonomi içinde faaliyet gösteren kurum kazançlarını vergilemeyi hedeflerken, pazar ülke konumundaki ülkeler ise tüketimi hedef alan vergilere yönelmişlerdir. Bu durum, Latin Amerika bölgesi ve Türkiye bakımından da geçerlidir. Latin Amerika bölgesi hemen hemen benzer dilleri konuşan ve 700 milyonu aşkın nüfusu ile Dijital ekonominin yükselen bir pazarıdır. Bölge ülkelerinin internet ve bilgi iletişim teknolojileri altyapılarındaki farklılıklara bağlı olarak dijital ekonomi içindeki pazar payları değişse bile özellikle COVİD 19 dönemi boyunca pazar içindeki payı giderek yükselmiştir. Türkiye – Latin Amerika bölgesi arasındaki ticaret hacmi, uzun yıllar aradaki uzaklığa bağlı olarak durgun seyretse de, dijital ekonominin mesafe tanımayan özelliği sayesinde, iki bölge arasında dijital ürün ve hizmetlere dayalı ticaret hacminin gelişmesi beklenmektedir. Anahtar Kelimeler: Dijital Ekonomi, Lain Amerika Bölgesi, Vergilendirme, Dijital Hizmet Vergisi JEL Sınıflandırma Kodları: H20, H21, H27, H29