VergiRaporu Yazar Fotoğrafı

Dr., Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişi

Mehmet BULUT





  • Sosyal güvenlik sistemlerinin en önemli problemlerinden birisi finansal açıklardır. Finansal açıkların temelinde ise kayıtdışı istihdam, prim harcamaları, tahsilattaki başarısızlık ve af/ yapılandırma beklentileri yatmaktadır. Yaşanan finansal açıklar orta ve uzun vadeli birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Bu nedenle prim kaybını en aza indirecek önlemlerin alınması gerekmektedir. Prim ödeme yükümlüsünün ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden, primin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesi olarak ifade edebileceğimiz “prim ziyaı” kavramı ve bu kabahate uygulanacak yaptırım bu noktada önem arz etmektedir. Türkiye’de prim tarhı işlemi, muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin yükümlü tarafından hazırlanarak vergi dairesine verilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Bu işlemin tam olarak ya da süresinde yapılmaması halinde ise 5510 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası uygulanmaktadır. Ancak uygulamada para cezasının tutarı ile adalet ve tutarlılık açısından bazı sıkıntıların olduğu göze çarpmaktadır. Bu çalışmamızda özellikle bu sıkıntılar açıklanmaya çalışılmış olup akademik anlamda prim ziyaı ve yaptırımına ilişkin bu durumun ilk defa ele alınıyor olması çalışmamıza özgünlük kazandırmıştır. Anahtar Kelimeler: Prim Ziyaı, Kayıtdışı İstihdam, İdari Para Cezası, Kabahat, Orantılılık JEL Sınıflandırma Kodları: H55, E24, K34

  • Sosyal güvenlik uygulamalarına ilişkin önemli değişiklikler getiren 6111 sayılı "Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'" un en dikkat çekici düzenlemelerinin başında genel sağlık sigortası kapsamı ve uygulamaları ile ilgili hükümler yer almaktadır. Söz konusu Kanun ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda genel sağlık sigortasının kapsamına yönelik önemli bazı yenilikler getirilmiştir. Bu çalışmamızda son düzenlemeler ışığında genel sağlık sigortasının kapsamında yapılan değişiklikler ele alınacak ve incelenecektir.

  • Devlet, kamu yararını amaçlayarak yapmış olduğu faaliyetlerini gerçekleştirirken, mutlaka elde edilen sosyal faydanın yanında, bir takım sosyal maliyetlere de katlanmak zorunda kalmaktadır. Söz konusu faaliyetler, kamu harcaması yapmak ve dolayısıyla kamusal hizmetleri yerine getirmek şeklinde olduğu takdirde, bu faaliyetlerin faydalarını ve maliyetlerini ölçmek bazı sorunlara karşın belli bir ölçüde mümkün olabilmektedir. Bu sorunların başında ise sosyal faydanın belirlenmesindeki güçlükler gelmektedir. Nitekim kamusal hizmetlerden ötürü ortaya çıkan dışsallıklar faydanın ölçülmesini oldukça zorlaştırmaktadır. Ayrıca faydanın fiyatlandırılması, sosyalıskonto oranının belirlenmesi ve en fazla faydanın elde edileceği zamanın belirlenmesi gibi zorluklar fayda-maliyet analizinin kamusal hizmetlerde uygulanmasında bazı sorunlara neden olmaktadır. Kamu harcamaları açısından durum bu şekilde iken, kamu gelirleri açısından bakıldığında elde edilen bir faydadan ve elde edilirken katlanılması gereken bir takım maliyetlerden söz etmek mümkündür. Hiç kuşkusuz elde edilen faydalar ve bunların maliyetleri, kamu gelirinin türüne, toplanma şekline, teknolojik gelişmelere ve daha sayabileceğimiz birçok sebebe bağlı olarak değişebilmektedir. Bu çalışmamızda gelir idaresi tarafından toplanan vergiler ile sosyal güvenlik idaresi tarafından toplanan sosyal parafiskal gelirlerin (prim lerin) toplama maliyetinde etkinliğinin sağlanmasına yönelik açıklamalarda bulunulacaktır .