VergiRaporu Yazar Fotoğrafı

Vergi Denetmeni

Erkan MACiT





  • Devletin en önemli gelir kaynağı olan vergi, özel ya da tüzel kişilerin her türlü iktisadi faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlardan, kamu harcamalarının finansmanı için devletin egemenlik gücünü kullanarak aldığı bir paydır. Ancak, bazı mükellefler çeşitli nedenlerle bu gelirlerinden devlete hiç pay vermemek ya da daha az vermek için kayıtlarının bir kısmını veya tamamını kayıt dışına çıkarma eğilimindedirler. Aslında verginin tanımı içerisinde yer aldığı üzere vergi, devlet gücü ile ve zorla alınmaktadır. İnsanın tabiatı gereği elde etmiş olduğu geliri devlet dahi olsa paylaşmak istememesi normal karşılanması gereken bir husustur. Bunun karşılığı olarak devletin, vergiyi insanların vicdanına bırakmayarak kayıt dişiliği önleyecek tedbirler alması, düzenlemeler yapması gerekmektedir. Beyana dayalı olan vergi sistemimizde kişilerin (gerçek -tüzel -mükellef -değil vs) gelirleriyle uyumlu olmayan tasarruf yapmaları, mal edinimleri veya harcamaların sebebinin sorulamadığı (nerden buldun-veya kim kaybetti de sen buldun) ülkemizde kayıt dişiliği önleyecek en önemli unsurlar denetim (vergi incelemeleri) ve ihbarlardır. Vergi inceleme oranlarının %2,5, ka- yıtdışılığın yüksek olduğu ülkemizde çok ciddi ihbarların yapılması beklenir. Ancak durumun hiç de öyle olmadığı uygulamadan görülmektedir. Yapılan ihbarların nerdeyse %90 ı belge düzenine ilişkin ihbarlar olup bu ihbarların çoğu da şekil şartlarını taşımaktan uzaktır. Nitelikli ihbarlar aslında kayıtdışılığı önlemede çok önemli bir unsurdur. Kamu idaresinin kendi imkânlarıyla ulaşması çok zor ve maliyetli olan bilgiler, vatandaşlar tarafından verilerek kamu yükü önemli ölçüde hafifletilmektedir. Nitelikli ihbarların az sayıda olmasının yasal ve kültürel olarak birçok nedeni bulunmaktadır. Bunlar ortadan kaldırılıp gerekli düzenlemeler yapılmadan da bu alanda çok iyi sonuçlara ulaşmak mümkün değildir.

  • Katma Değer Vergisi uygulamasında toptan-perakende teslim kavramları, özellikle KDV oranlarının belidendiği (l) . sayılı listede belirtilen ürünlerin alım satımını yapan mükellefler için büyük önem arz etmektedir. Belirtilen kavramların halk arasında kullanılan genel anlamları ile mevzuatın yüklediği anlamlarının farklı olması ve mevzuattaki tanımlarının zaman içerisinde değiştirilmesi, KDV oranlarının yanlış uygulanmasına neden olmaktadır. Bu sebeple makalemizde, bu durumun yol açtığı karışıklıklar ile karışıklıkların çözümüne yönelik önerilere yer verilmeye çalışı lacaktır.

  • Birçok alanda faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşları (genel ve katma bütçeli idareler) kuruluş nedenlerinin yanında değişik alanlarda da faaliyet göstermeye başlamışlardır . Kendi çalışanlarına mal ve hizmet sunmak amacıyla oluşturulan (kurulan) ve ilk etapta oldukça mütevazı olan bu işletmeler zaman içinde büyümekte, kendi çalışanlarına sunduğu mal ve hizmeıt ikinci planda kalırken genel anlamda piyasaya mal ve hizmet sunan ve herkesin faydalandığı işletmelere dönüşmektedir . Bu işletmeleri , tüzel kişilikleri nin olmamc:.sı nedeniyle bağlı oldukları kamu idare ve müesseselerinden ayrı mütalaa etmek mümkün değildir. Genel itibariyle kamu idare ve müesseseleri de kurumlar vergisinden muaf olduğundan uygulamada yan l ış an i aşılm a lar ve vergi lernede problemler yaşanmaktadır. Ayrıca bu işletmeler bazı maliyet unsuruna katlanmadıkları için piyasada aynı türden mal ve hizmet sunan işletmelerle rekabet eder konuma gelmektedirler. Bu işletmelere örnek olarak kamu kurumlarınca işletilen büfe, lokal, kantin, kafe·terya vb. gösterilebilir. Bazı kamu kurumlarınca işletilen kantinlerin görünümü hipermarketlerden aşağı kalmazken, üniversitelerce işletile n (özellikle tıp fakültelerinde) büfe ve kantinler sıradan ticari i şletme gibi faaliyet gösterrrıektedirler.